Ahmet Ağabey'imi saygı ile anıyorum. Beni 2003 yılında Sandman ile tanıştırmıştı. Getirdiği bir valiz dolusu çizgi roman arasında neler yoktu ki; Spawn, X-Men, Batman, Superman, Sandman... Hepsinin yeri ayrı tabi, milyonlarca hayranı olan, yıllarca devam eden, kalitesini kanıtlamış seriler hepsi. Ama Sandman'in yeri farklı. Dünya bir yana, o bir yana. Etkileyici çizimleri, konuşma balonlarının yeri, nerede durulacağını, nerede devam edileceğini sürükleyicilikten hiçbir şey kaybetmeden öyle güzel yapmışlar ki. Okuyucuya bütün bir sayfayı göstermek, en kenardaki yaratığın kulağındaki bile fark etmeni sağlayacak şekilde sahneyi yaşatmak harika.
Çizgi roman eserlerin güzelliği de bu. Asla motion picture'da olmayacak bir özellik ve derinlik bu.
No comments:
Post a Comment